Bu hafta cuma günü açıklanacak olan ABD Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verisi ons altın üzerinde belirgin bir hareketin yaşanmasına neden olmaya adaydır. Piyasa beklentisi aylık TÜFE’nin %0,7 (Bir önceki veri %0,9), yıllık TÜFE’nin ise %6,8 (Bir önceki veri %6,2) gelmesi yönündedir. ABD Merkez Bankası FED, son toplantısında yükselen TÜFE’ye özel önem atfetmesi ve enflasyonun artık “geçici olarak” görülmeyeceğini söylemesi ile ABD TÜFE verilerinin önemi yükselmiş oldu.
Cuma günü gelecek verinin yıllık bazda %7’ye yaklaşması ABD’nin son 30 senede gördüğü en yüksek TÜFE verisi olacaktır. Bu açıdan düşünüldüğünde yaşanan küresel enflasyon dalgası artık etkisini ciddi ciddi etkisini göstermekte olduğunu görüyoruz. Gerek pandemi dönemi ile küresel tedarik zincirlerinin kırılması, gerekse de emtia ve petrol fiyatlarında yaşanan beklenmedik artış, enflasyonun ciddi bir soruna dönüşmesine neden oldu. Hâlihazırda %0 olan FED politika faizinin enflasyon ile mücadele kapsamında artırılma seçeneği de masaya gelmiş ve adından söz ettirir olmuştur. FED’in takvimsel olarak öncelikle tahvil alım programını bitirmesi, ardından ise 2022 yılında 2 ya da 3 kez 0,25 oranında faiz artırması piyasa tarafından beklenmektedir.
Peki, faiz artışı değerli metalleri neden bu denli etkiliyor? FED’in faiz artırması küresel ölçekte bir yatırım dalgası yaratan ABD Doları’nın kendi ülkesine dönmeye başlaması anlamına gelir. Fark etti iseniz şu an ABD’de negatif reel faiz vardır. Ve bu negatif reel faiz döneminin sona ermesi için gerekli faiz artış miktarı piyasa tarafından hiç de hoş karşılanmayacak düzeyde olacaktır. Altının geçmiş verileri incelendiğinde, altın fiyatlarında yükselişlerin yaşandığı dönemlerde reel faizin ekside olduğu görülmektedir. Bu nedenle FED’in faiz artırım patikasını bu açıdan da izleyeceğimizi belirtmek isterim.
Ons altının teknik görünümüne geçmeden önce son gelişmeleri de gözden geçirmemiz faydalı olacaktır. ABD Hazine Bakanı Yellen’in son açıklamalarında enflasyonu en büyük endişe kaynağı olarak nitelemesi ve bazı arz sıkıntılarının çözümünün birkaç yıl sürebileceğinden bahsetmesi enflasyonun önemini bir kez daha artırmıştır. Diğer taraftan, pandemi kapsamında yeni karşılaştığımız Omicron varyantı, önemini giderek yitirmektedir. Varyant ile ilk karşılaşılan günlerde yaratılan (!) panik havası yerini kısmi olumlu açıklamalara bıraktı. Son olarak, Ukrayna-Rusya hattındaki gerilimde her iki ülke de yaptığı açıklamalar ile tansiyonu yükseltse de özellikle Biden-Putin görüşmesi ile tansiyonun biraz azalması ihtimalini yüksek olasılıklı görüyorum.
Peki, teknik bize ne diyor bu aşamada?
Ons Altın
Ons Altın üzerinde maalesef satış baskısı devam etmektedir. 1860 USD seviyesinden gelen düşen trend yukarı kırılmış olsa da, 1680 USD’den gelen yükselen desteğin altında fiyatlama devam etmektedir. Bu satış baskısının azalması için ons altının 1795 USD üzerinde kapanış almasını izleyeceğiz. 4 saatlik grafiklerde RSI göstergesi bariz şekilde pozitif uyumsuzluk gösteriyor. Bu uyumsuzluk normal şartlar altında lokal desteğe gelindiğini gösterir fakat Cuma günü ABD cephesinden gelebilecek yüksek bir enflasyon verisi pozitif uyumsuzluğa rağmen düşüşü derinleştirebilir. Olası düşüşlerde ise 1720 ve 1680 USD seviyeleri olası dönüş noktaları olmaları açısından takibimizde olacaktır.
Gram Altın
Gram altın dün Dolar/TL’nin gevşemesi ile 764 TL seviyesine kadar düştü. Gram altının 8 günlük hareketli ortalaması da dün itibariyle 763 TL seviyesinden geçmesi bir tesadüf mü acaba? Teknik analiz açısından 500 TL seviyesinden beri 4 ihlal harici 8 günlük hareketli ortalamanın altında kapanış yaşanmamış olması 8 günlük hareketli ortalamanın önemini artırmaktadır. Gram altın yatırımcısı bu nedenle Dolar/TL seviyesinde yaşanabilecek volatiliteye göre gram altında olası 8 günlük hareketli ortalama altında fiyatlamalarında, yükseliş trendi için soru işaretlerinin yükseleceğini bilmelidir.
Kazançlarınızı koruduğunuz bir hafta olması dileğiyle.
